0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

SOSYAL ANKSİYETE SOSYAL FOBİ Yetiştirilme şekli, kültürler, gelenekler yaşam boyu karşılaşılan olaylar gibi bir insanın hayatının şekillenmesinde rol oynayan bu faktörler aynı zamanda bireylerin karakterlerinde, kişilik yapılarında da büyük bir yere sahip. Bu yüzden insanlar birbirlerinden farklı kişilik özelliklerine sahip oluyor. Çocukluk döneminde maruz kalınan pek çok faktör, bireyin zihninde travmalara neden olabiliyor. Yetişkinlik döneminde bu travmaların aşıldığı ya da unutulduğu sanılsa da aslında hepsi bilinçaltında var olmaya devam ediyor.

            Sosyal anksiyete, bireyin başkaları tarafından yargılanabileceği kaygısını taşıdığı sosyal ortamlarda rezil olacağı, yanlış anlaşılacağı konusunda sürekli korkusunun olduğu bir durumdur. Kişiler başkalarıyla iletişimde bulunmalarını gerektiren ortamlardan korkarlar ve olabildiğince kaçınmaya çalışırlar. Halk arasında utangaçlık ya da çekingenlik gibi görülen bu rahatsızlık uzman desteğine başvurulmadığında kişinin günlük hayatında ciddi problemlere yol açabiliyor. Sosyal anksiyete kişinin kaygı duyduğu durumlara karşılık ikiye ayrılıyor.

Yaygın Sosyal Anksiyete

Yaygın sosyal anksiyete; kişinin günlük hayatındaki sıradan aktivitelere karşı hissettiği şiddetli kaygı ve korku durumu. Kapsadığı olayların oldukça geniş olması kişinin yaşamını bir hayli zorlaştırıyor. Birine selam vermek, topluluk önünde konuşmak, telefonla görüşmek, fiziksel görünüm gibi pek çok unsuru içinde bulundurabiliyor. Bu durumu yaşayan kişiler, diğer insanlarla etkileşimde bulunduklarında şiddetli bir şekilde; utangaçlık, rezil olma duygusu, eleştirilme, kusurlu görünme korkusu yaşıyor.

Özgül Tip Sosyal Anksiyete

Özgül tip sosyal anksiyete, kişinin sadece belirli durum ve olaylara karşı geliştirdiği yoğun kaygı halini ifade ediyor. Toplum içerisinde konuşma yapma ya da herhangi bir performans sergileme durumlarında ortaya çıkıyor. Kişi bu durumlarda yoğun stres altında kaldığı için kaygının fiziksel ve psikolojik belirtileriyle karşı karşya kalabiliyor.

SOSYAL ANKSİYETE VE UTANGAÇLIK FARKLARI

             Kişilerin sosyal fobiye sahip olup olmadıklarını anlamada en çok zorlandıkları kısım, bunu normal bir utangaçlık olarak görmeleri oluyor. Fakat sosyal fobiyi utangaçlıktan ayıran bazı detaylar mevcut. Bunlar; Herhangi bir sorumluluğu almadan önce aşırı olmayan korku hissi, başka birine karşı mahcup olmayı gerektirecek bir davranışta bulunulması halinde utanma hissi, bir seminer ya da mülakat öncesinde duyulan normal seviyede stres hissi, rütbe bakımından sizden üst düzey yetkililerle konuşmadan önce hafif seviyede heyecan hissi… Bunun gibi daha bir çok durumlarda duyulan bazı stres, kaygı, heyecan, korku duyguları çoğu zaman kişiyi motive eden normal duygular olarak adlandırılıyor. Fakat kaygı seviyelerinin çok yüksek olması, bireyin ortamlardan, kişilerden kaçınması haline dönüşmesi, başarıyı engellemesi ve fiziksel belirtilere yol açması bu durumun artık sosyal fobi olarak değerlendirilmesine neden oluyor. Topluluk önünde ya da sosyal ortamlarda kendinizi ifade ederken güçlük yaşamanız her zaman sosyal fobiniz olduğu anlamına gelmez.

SOSYAL ANKSİYETE BELİRTİLERİ

Sosyal anksiyete de kaygı duyulan durumla karşılaşıldığında fiziksel belirtiler ortaya çıkar. Bunlar yüz kızarması, terleme, ağız kuruluğu, çarpıntı, nefes darlığı, kas gerginliği, titreme gibi. Bu sırada kişinin aklından bazı düşünceler geçebilir.  ‘‘Güçsüzüm, yetersizim, sevilmeye layık değilim, mükemmel olmalıyım, herkes beni beğenmeli, yanlış anlaşıldım.’’ Bu düşünceler bireyin aklında o kadar yoğundur ki kişi artık bazı ortamlara girmemeye, göz temasından kaçınmaya başlar.

SOSYAL ANKSİYETE İLE BAŞA ÇIKMA YOLLARI

• Sizi zorlamayacak sosyal aktivitelere katılın.

• Kaygı sürecinde zihindeki düşüncelerden ve beden duyumlarından uzaklaşarak anda kalmaya çalışın ve size söylenen şeylere dikkatinizi verin.

• Güvendiğiniz yakın olduğunuz birisiyle sık sık buluşun telefon görüşmesi yapın.

• Bu durumu yaşayan kişiler genellikle kendine odaklanıp, kendi içinde çok fazla hazırlık yaparlar. Bu yüzden daha çok dışarıya, çevrenize odaklanmaya çalışın.

• Bir sosyal ortamda mümkün olan en erken zamanda konuşmaya başlayın.

• Karşınızdaki kişiyi soru sorarak konuşturmaya çalışın bu şekilde konuşma içerisinde olmuş olursunuz.

• Olumlu içsel konuşmalar yapın.

• Düzenli olarak nefes egzersizi ve meditasyon yapın.

• Kaçınmayı bırakın ve durumlarla yüzleşmeye çalışın. Sizi en az endişelendiren durumlardan en çok endişelendirene doğru yapmaya başlayın.

• Olumsuz düşüncelerinizi keşfedin.

• Yetersiz değilsiniz herkesin yeterli ve yetersiz olduğu alanlar var. Kendi yeterliliklerinizi fark edin ve bunlara yer verin. En önemlisi, bu durum günlük hayatınızı zorlaştırmaya başladıysa bir uzmandan yardım almayı unutmayın. En güncel Uşak haberleri , Uşak haber sitesi olan 64ajans.com yer alır. Güncel Uşak haberleri okumak için web sitemizi takipte kalın. Ayrıca bizlere sosyal medya adreslerimizden ulaşabilirsiniz.

PSİKOLOG ŞEVVAL CİNBAŞ